26 Ağustos 2015 Çarşamba

MUTFAK YENİLEME MACERAM

Merhaba arkadaşlar. Geçtiğimiz hafta bir gün, günlük temizliğimi bitirdikten sonra mutfağımda bir kahve keyfi yapayım dedim. Kahvemi yudumlarken içime bir kasvet çöktüğünü hissettim. Sağıma soluma bakındım ve bu ruh halimin mutfak dolaplarımın koyu renginden olduğuna karar verdim. Çünkü bu evime 13 yıl önce taşındığımda günün trendi armut ağacı ve krem kaplama dolaplardı. Ama yıllar geçti, zevkler değişti. Artık dolapları sevmemeye başladım, aniden kafamda bir ampul yandı , ve kendi kendime "Neden dolaplarımı beyaza boyamıyorum?" diye sordum. Hemen harekete geçtim. İnternete girdim, didik didik daha önce boya yapıp tecrübelerini paylaşan arkadaşlarımızın bloglarını buldum. Okudum, okudum, okudum. Artık hazırdım. Aşağıda mutlu sona ulaşmanın karesini görüyorsunuz. Şimdi aşama aşama anlatıma geçiyorum.


Önce DYO mat sentetik dekorasyon boyası aldım, ama uygulamaya geçince hoşuma gitmedi ve buna rağmen bütün mutfağı 1 kat geçtik. İkinci kutuda parlak olanını tercih ettim. Şöyle ışıl ışıl dursun istedim.



Boya fırçası olarak kesinlikle rulo fırça kullanın. Havlu olanını tercih etmelisiniz. Boyanın daha rahat yayılmasını sağlıyor. Biz diğer fırçaları kullandık ama rulo fırça gibi iyi sonuç vermedi.


Boya ve fırça bilgilerinden sonra işlem başlıyor. Önce zımpara yaparak işe başladık. Gördüğünüz gibi prensesim zımpara da yardımcı oldu. Burada dolaplarımın önceki rengini de görmüş oldunuz. Armut ağacı kaplama MDF.


Bu sırada güzel oğlum dolap kuplarını ve kapakların hepsini söktü. Çekmeceleride çıkardık. Bende öyle durup sadece fotoğraf çekmedim, lütfen yanlış anlaşılmasın, teessüf ederim bakın. :))  Fotoğrafları çektikten sonra işime devam ettim. :)))


Bu görmüş olduğunuz ilk kat. Evet haklısınız çok kötü duruyor. Bende hafif bir kalp krizi geçirdim, ama yılmadım. Korkmayın, devam.


İlk kat bittikten sonra oğlum merdiven tepesinde kalakaldı, bende bir sandalye bulup yığıldım tabi. E sıcak bir taraftan, tiner kokusu bir taraftan mahvolduk.


Gördüğünüz gibi bütün kapaklar, kuplar söküldü. Çekmeceler iç dış olarak boyandı.


Bakın burada 3. kat. Çok güzel kapattı ve pırıl pırıl parladı.


Daha önce instagramda ve pinterestte paylaştım. Bir kez daha hatırlatayım. Kuplarınızı rahat boyamak için bir kürdana yada tahta şişlerede geçirebilirsiniz. Bende kürdan vardı. Biraz ince geldi ve bende bir parça peçete sararak kulpları oturttum. Daha sonra evde bir parça köpük vardı ve sapladım. Boya olarak soba boyası dediğimiz aliminyum boyadan aldım, ama kulplar boya tutmadı, çabucak sıyrıldı. Bende çözüm olarak ojeye başvurdum. Kızımın gümüş rengi ojesini kullandım, birlikte iki kat boyadık, sonuç süper oldu.


Hergün bir kat boyadık. Katlar arasında 1 gün kuruma süresi bırakırsanız daha güzel bir sonuç veriyor. 3. katta kuruduktan sonra yani 4. gün vernik uyguladık. Akçalı marka, mobilya için olan sprey vernik kullandık. Üzerindeki talimatları dikkatle okuyun. 25- 30 cm. uzaktan üst üste gelmeyecek şekilde sıkın. Aksi takdirde sprey damlacıklar halinde mobilyanın üzerinde birikiyor.



Çekmecelerin son halini görüyorsunuz.


Buda kiler dolabım. Burada bir türlü doğru ışığı yakalayamadım. Bazı yerler sarı gibi duruyor ama öyle değil. Her yeri eşit şekilde bembeyaz.


Sonra bu gazla kendimi banyoya attım ve banyo dolabımıda boyadım.



Lavabonun altındaki dolap. Yine ışığın azizliğine uğradı ve sarı çıktı. Artık kusura bakmayın.  Sözün özü asla zımparasız boyaya başlamayın, mutlaka havlu rulo fırça kullanın, kat aralarında 1 gün kuruma süresi verin ve mutlaka vernik kullanın. Zımpara boyanın yüzeye iyi tutunmasını sağlarken, vernikte darbelere karşı mobilyayı koruyor. Ben sonuçtan çok memnun kaldım. Mutfağıma bir bahar ferahlığı geldi.


Bu bahar ferahlığına birde deniz esintisi katmak istedim. Pembe, mint yeşili, mor arasında bir hayli gittim geldim ama turkuaz kumaşı görünce vuruldum, ve işte dedim deniz esintisi. Bu güzel kumaşla masa örtüsü, damacana örtüsü, ekmek torbası yapmayı düşünüyorum. Kurdele ise baharat kavanozlarımın kapaklarını süsleyecek. Kumaş üzerine keçeden bir hareket katmak istiyorum ama söylemem sürpriz. 
Çok yorulduk, ama kesinlikle değdi. Ruhunuzu tazelemek istiyorsanız, mobilyanıza yeni bir çehre katmak istiyorsanız, en önemlisi ben yaptım ve başardım duygusunu tatmak istiyorsanız deneyin derim. Artık kahvelerimi bahar ve deniz esintisiyle yudumlayacağım inşallah.

SEVGİLER.




25 Ağustos 2015 Salı

SOMON BLUZUM, MERCAN PANTOLONUM

Bugün somon rengi bluzum ve mercan rengi pantolonumla merhaba demek istiyorum. Dikeli bir hayli zaman geçmiş olmasına rağmen bir türlü yayınlamak kısmet olmadı. 


Somon bluzumun kumaşı poplin. Modeli ise elbetteki değişmezimiz Burda dergisi 2014/7 130 nolu kalıp. Ben  ön beden kalıbını kumaşa yerleştirirken, kumaş katından içeri 4 cm. girdim. Önde bir pili oluşturdum. Sonra çok sevdiğim yaka yırtmacını belirledim. Arka bedeni ön bedene göre daha uzun kestim. İki yan dikişten yırtmaç açıklığı bıraktım. Yaka ve kol evlerini hazır koton biye ile temizledim.



Pantolon kalıbım yine standart kalıbımı kullandım. Genelde likralı kumaş almaya özen gösteriyorum. Hem giyip kullanması rahat, hem dikişi rahat, hem ütüsü rahat. Bu kumaşında likrası oldukça fazla olduğu için paysız kestim. Yanda fermuar var. Bel kendi kumaşından biye yaparak diktim.




Bu aralar oğlumla mutfak dolaplarımızı boyadık. İlgilenenler için bu konuyla ilgili aşama aşama resim çektim. Yakında blogda inşallah. Şimdi cici mutfağıma, masa örtüsü, damacana örtüsü, ekmek poşeti dikmek için kumaş almaya gidiyorum. Sonrada kavanoz boyama girişimlerim olacak. Şimdilik hoşçakalın.


Mutlu, huzurlu, sağlıklı, şehit haberi almadığımız, güne gülerek başlayacağımız bir hafta ve haftalar olsun inşallah. 



16 Ağustos 2015 Pazar

KOKOŞ SAKSILARIM :))

Mutlu pazarlar sevgili arkadaşlarım. Dün akşam sıcaktan baygın bir şekilde balkonda otururken birden çiçek saksılarım gözüme gözüme battı. Önce bir üşendim, sonra hafif bir meltem esince canlandım. Kalk Funda dedim hobi zamanı. Fi tarihten kalma akrilik boyalarımı aldım, fırçalarımı aldım, saksılarımı aldım, masaya yayıldım.



Saksılarımı önce kırmızıya boyadım. Kurudular bir kat daha geçtim. Baktımki çok sade hemen hareket vermeli dedim. Kızımın arkası silgili kurşun kalemini aldım, beyaz acrilic boyaya batırdım ve küçük dokunuşlarda bulundum.  Bu kokoşlar çıktı ortaya. Tabi bu işlem esnasında Sevgili Sevda hanımcığımı anmadan geçemedim. "Yinemi puantiye Funda" dediğini duyar gibiyim. Bana puantiye kraliçesi olarak hitap eder kendileri. :))) 


Sonra baktım hala boyama aşkım devam ediyor, hemen diğer saksılara saldırdım. Bu sefer ördekbaşı yesil boyayı kullandım. 2 kat sürüp kuruttuktan sonra farklı bir kokoşluğu olsun istedim.. Evde bulunan pembe kurdeleyi slikon tabancamın yardımıyla saksının etrafına yapıştırdım. Birde fiyonk tamam. 


Ardından rahmetli kayınvalidemden hatıra antika bakır mangalımın içindeki saksı gözümü tırmalamaya başladı. İki kat boyadıktan sonra bu sefer turuncu kurdele kullanmayı tercih ettim. Çünkü mangalın içindeki deniz kabuklarında turuncu olanlar vardı.


Güzellerim, balkonumdaki yerlerini aldılar.Bu arada boyalarım Cadecence ve Tex.co marka. Yapı marketlerde, hobi marketlerde, nalburlarda bile var.





Kızımda başta yardımcı olmak istedi. Bir hevesle boyamaya başladı, ama çabuk sıkıldı. Bir projeyi daha sonlandırmış bulunuyorum. Sonuçtan çok memnunum.
 Hepimizin hayatı bu saksılar gibi, canlı, renkli, cıvıl cıvıl olsun.

MUTLU PAZARLAR.






15 Ağustos 2015 Cumartesi

ÇİÇEKLİ POPLİN BLUZUM

Merhaba arkadaşlar. Sıcaklarla aranız nasıl? Şahsen ölü balık gibi bakıyorum dünyaya. Bütün enerjim bitik. Nankörlük gibi olmasın ama bir an önce bu boğucu sıcaklardan kurtulmak ümidiyle diyerek,  ite kaka diktiğim çiçekli poplin bluzumu yayınlamak istiyorum.


Bluzum kolsuz,  yakasız, düğmesiz, iliksiz gayet sade bir bluz. Kumaşım poplin. Serin tutan bir kumaş olduğu için tereddütsüz aldım. Çiçeklerde çok hoşuma gitti. 1 m. den çıktı.


Kumaşın üzerindeki çiçeklere minik işlemeler yapılmış. Modele önden yaka yırtmacı koyarak, giyip çıkartmayı kolaylaştırmış oldum. Yakayı ve kolları hazır biye ile döndüm.


Daha önce diktiğim scuba kumaş pantolonumla kombinledim. Tabi mavi ayakkabılarımı tercih ettim. Bileğimizede yine bir sürü boncuk takarak gezmeye çıkmaya hazır hale geldik. Bir sonraki projede görüşmek üzere.



MUTLU HAFTA SONLARINIZ OLSUN.


İlave bilgi : Bluzumun yakası biraz salaş olmuştu. Toparlaması için yaka yırtmacının iki yanına birer küçük pens atmıştım. Yazmayı unutmuşum. Nurtenbeğendi.blogspot.com bloğunun sahibesi Nurten hanım sağ olsun pensleri fark etmiş. Yorumunda hatırlamamı sağladı. Bende unuttuğum detayı ilave edeyim dedim.



10 Ağustos 2015 Pazartesi

MAKSİ ETEK ETKİNLİĞİMİZE HOŞ GELDİNİZ.

Merhaba Sevgili arkadaşlarım. Sevincin, gözyaşının, mutluluğun, hüznün, kavuşmanın, ayrılığın, özlemin  birbirine karıştığı bir yaz oldu benim için. Çok ilginçtir, şubat tatilinde de, yaz tatilinde de vefat haberi alarak çok üzüldük. Ama hayat devam ediyor. Allah çözülemeyecek sorunlar vermesin diyor ve bir hayli gecikmiş maksi etek sergimizi beğenilerinize sunuyorum. Ev sahibi olarak açılışı yapıyorum.




İlk eteğimiz, leopar desenin yeşil  zemin ile buluştuğu harika bir viskon kumaş. İnstagramda pembe zeminli leopar olan kumaştan dikeceğimi paylaşmıştım ama kumaşım yetmediği için yeşil olanıyla diktim.
İkinci eteğim likralı desenli saten. Efil efil, gayet serin tutan bir kumaş. Çiçeklerine vurularak almıştım. İyikide almışım. Üçüncü eteğim ise likralı yazlık gabardin. bel ve kalça ölçülerimi alıp, iki kat yaptığım kumaş üzerine işaretledim. İki yandan derin yırtmaç yaptım. Son derece rahat ettiğim bir parça oldu.


Sevgili Nilgün Özen Aydın 
arkadaşım bu güzel maksi etek ile etkinliğimize katıldı. Eteğini  kendisi tasarladı ve her zamanki asil görüntüsüyle poz verdi. Nilgün hanımın bloğuna buradan ulaşabilirsiniz.




Terzi Begüm. Güzel ve narin fiziğine ne kadar da yakışmış eteği. Kumaş ve model birbirini tamamlamış. Begüm hanımın bloğuna buradan ulaşabilirsiniz.



Türkan Engin iki farklı eteği ile katıldı. Türkancığımın etekleride birbirinden güzel olmuş. Bloğunu incelemek için tık tık.




By Antigone bloğunun sahibesi Gülçin hanımın çizgili eteği çok güzel olmuş. Denizci kombini kendisine çok yakışmış. Gülçin hanımın bloğuna buradan ulaşabilirsiniz.








ŞYM Couture bloğu sahibesi iki etek ile katıldı. Dikiş kalıp ve kumaş bilgileri için buradan buyrun.








Sevgili Doktorumuz,  Sevda Şahin nam-ı diğer Dikiş Kız bir maksi etek dikti,  hızını alamadı birde maksi elbise dikti. Bravo Sevda hanımcım namınıza yaraşır bir dikiş aşkı. Sevda hanımın bloğu için böyle buyrun.





 Melıned bloğunun sahibesi sempatik, candan arkadaşım Mevlüdeciğim iki etekle katılıyor. Yeşil eteği elbiseye dönüşebiliyor. Enine çizgili derin yırtmaçlı eteği kombinlediği bluzuyla tam bir uyum içerisinde. Mevlüdenin bloğunu buradan inceleyebilirsiniz.


Berry bloğunun sahibesi Berrin hanım çizgili ve yandan yırtmaçlı eteği ile katıldı. Diğer güzel çalışmalarını görmek için buraya lütfen.



 Aycanın Atölyesi bloğunun sahibesi Aycan Ulus diktiği eteğe ara dantel koyarak hareket vermiş. Aycan hanımın bloğunu buradan takip edebilirsiniz.





 




Zedzu bloğunun sahibesi Fatma Aydın 3 tane etek dikerek katıldı. Çalışkan arkadaşımızı tebrik ediyorum. Fatma hanımın bloğu burada.




Hande Erdede arkadaşımızda iki etekle katıldı. Eteklerden biri DIY. Ayrıntılar için Hande hanımın bloğuna buradan ulaşabilirsiniz.



Nurten hanım maksi etek fikrine biraz zor alışmış, bu yüzden ara boy bir etek dikmiş ve çok yakışmış. Elinize sağlık. Ayrıntılar için buraya .



Kumaşça bloğunun sahibesi iki etek ile katıldı. Eteklerinin üzerindeli çiçekler de kendi el emeği. Diğer çalışmaları için tık tık



 Seripek bloğunun sahibesi Server hanım pratik olarak iki maksi etek dikti. Ayrıntılar için buyrun.



Ayselce Örgüler bloğunun sahibesi Aysel hanımın kalıpsız olarak diktiği ilk eteğiymiş,  çokta güzel olmuş. Diğer çalışmaları için buraya .


Son olarak Renkli Desing bloğunun sahibesi Özlem hanımın eteği. Diğer çalışmaları için böyle buyrun

Değerli arkadaşlarım düzenlediğim Maksi etek dikme etkinliğimden son derece memnun kaldım. Katılımın bu kadar olacağıı tahmin etmiyordum. Kırmayıp etkinlik davetime katıldığınız için çok teşekkür ederim. Maksi etek giymeyi hiç düşünmeyen veya dikmek isteyipte bir türlü eli uzanamayan arkadaşlarıma önayak olduğum için çok mutluyum. Çalışkan Türk kadınının göstergesi olan, Ramazanda ve bu boğucu sıcaklarda engel tanımadan etkinliğime katılan siz değerli arkadaşlarıma tekrar tekrar teşekkür ederim. 

DERİN SEVGİLERİMLE.