25 Haziran 2015 Perşembe

KOCACIĞIMA GÖMLEK DİKTİM. :)))

Bugün farklı bir yayınla karşınızdayım arkadaşlar. Dün bizim semt pazarımız vardı. Deepfreeze' e kış için bezelye koymak istiyordum. Birçok tezgahta "artık son tarla" "bezelye bitiyor elveda" gibi etiketler görünce hemen almak zorunda hissettim kendimi. 4 kişilik bir aile olunca, bezelyeyide hepimiz sevince, kabuklarını çıkardıktan sonra geriye kalan az olunca, biraz abarttım galiba gittim 20 kg. bezelye aldım. E bunu tek başıma halledemem tabi oğlum, kızım, kocam, ben, oğlumun arkadaşı hep beraber oturduk bezelye ayıkladık. Kısa sürede bitirdik. Ödül olarak kadayıf ve dondurma ikram ettim. Ama kocacım "Bu kadar uğraştım, insan bir gömlek diker ne zamandır istiyorum, oralı bile olmuyorsun" deyince ayyyyy yıkıldım, içim acıdı. Derhal kalktım, Burda dergi denizime bir daldım. Aramalarım sonunda 2013 Nisan ayı 137 nolu Erkek gömleği kalıbına karar verdim.

 Bu kalıpta aslında hakim yaka, cep gibi ayrıntılar vardı. Onları yapmadım. Eşimde zaten sade bir model olsun dedi.


Yalnız kalıbın beden kısmını bir hayli büyük yamışlar. Aldığım ölçülerle karşılaştırıp, kalıpta oynama yaptım. Yaka açıklığını az buldum, 2 cm kadar açtım. Kol boyu çok uzundu, kısalttım, beden aşırı genişti daralttım. Kalıptan emin olunca vurdum makası şile bezi beyaz kumaşa. Erkek gömleklerinde şile bezi ve keten bence daha güzel oluyor. hem ter çekiyor, hemde spor duruyor.


Arkada pili benzeri kırmalar vardı, arka ortaya baktırararak diktim. 


Tabiki havamı atmam lazım, yakayı hazır koton biyeyle döndükten sonra, isim etiketimide diktim.


Yakanın önünde daha spor görünmesi adına yırtmaç açıklığı bıraktım, zaten eşim yıllarca bankada önden düğmeli, yakalı gömlek giyip, kravat taktığı için adam bıktı artık. 2 saatte kalıp çıkarıp biçip diktim bu kolay ama güzel modeli. Sonuç mu? Eşim çok beğendi, Turkuvaz, yeşil, sarı renklerini de   istedi. Şimdide oğlum başladı söylenmeye "Babama diktin benim başım kel mi? " diye. Benim verdiğim cevap " Hayır kel değilsin annecim ama sizin kaprisleriniz sayesinde yakında ben kel kalıcam." İşin şakası bir yana diktiğiniz şeylerin beğenilmesi, hatta bana niye dikmiyorsun kaprisleri çok güzel. İyiki dikiş dikiyorum. Bu sayede insanları mutlu ediyorum. Tavsiye ediyorum sizlerde dikin kocalarınıza acayip fiyakanız oluyor. Bembeyaz saçlı, havalı  bir nine olunca da yine dikiş dikmek, yine bloğumda yayın yapmak istiyorum. İNŞALLAHHHH


SEVGİLERİMLE...

23 Haziran 2015 Salı

8 PARÇA ETEK 2

Selam dostlar. Mübarek Ramazan çok şükür ki serin havalarla devam ediyor. Ramazanın sonuna kadar böyle olsa keşke. Allah hepimize dayanma gücü versin inşallah. Bende bu arada bir 8 parçalı maksi etek daha diktim. Bir şeyin kalıbını beğenirsem canını çıkarana kadar dikiyorum. Tabi bu benim Maksi etek etkinliğim için düşündüğüm etek değil. Daha farklı bir şeyler düşünüyorum. Şöyyyyle havalı, godeli, dantelli falan ortaya karışık bir şey atasım var. Bu arada maşallah diyorum, Sevgili DİKİŞ SEVDASI ve ŞYM COUTURE bloglarının sahibeleri eteklerini bitirip mail ile fotoğraflarını attılar bile. Aaaaaa etkinliği düzenleyen daha düşünedursun. Hatunlar çalışkan, bravo ve ellerinize sağlık.



Şimdi efendim eteğimiz daha önce burada yayınladığım parçalı eteğimin aynısını diktim. Kalıbımız Burda dergisi 2007/115 nolu kalıp. Bu sefer eteğimi şifon kumaştan diktim.


Kumaşımı geçen sene almıştım. Nihayet bu sene böyle bir etek oldu. Yine arkada bir fermuar ve koton biyeyle çevrilmiş belimiz var. Şifon olduğu için illaki astar olmalıydı. Bu arada arkada zavallı eyfel kulesi resmi duvara asılmayı bekliyor. Evdeki erkeklerimizden birinin keyfi gelirse resim duvarda olacak. Ama carlamadım bu sefer onlarda oruçlu, iftardan sonra carlıycam. :))



Tabiki yazın vazgeçilmezlerimden body ile kombinimizi tamamladık.



Burada farklı bir görünüş yarattık güya. Çömelmek bir şey değilde kalkarken eteğime bir bastım, kendimi yerde buldum. Ev halkı gülmekten kendilerini kaybettiler. Bildiğiniz yeri öptüm. Sizde maksi etek giydiğinizde böyle şeylere dikkat ediniz. Sonra benim gibi alay konusu olursunuz. Tabi onlar güldü ben dağılmış karizmamla birlikte, terlikle kovaladım.


GÜZEL GÜNLER DİLİYORUM.


18 Haziran 2015 Perşembe

MAKSİ ETEK DİKME ETKİNLİĞİ YAPMAYA NE DERSİNİZ?







Sevgili arkadaşlarım, yazın gelmesiyle efil efil etekler dikmeye başladık. Daha önce diğer blogger arkadaşlarımın düzenlediği etkinliklerde çok güzel modeller, kumaşlar, tasarımlar çıkmıştı ortaya. Şimdide maksi etek etkinliği yapmaya ne dersiniz. Yazlık cıvıl cıvıl kumaşlardan 6 parça, 8 parça, pilili, kloş, salaş, uçuşan etekler dikelim. Fikir alış verişleri yapalım. Ramazan bayramından sonra yayınlayalım diyorum. Katılmak isteyenler yorum yaparsa sevinirim. Sizlerde bloglarınızda duyurursanız katılımı fazlalaştırabiliriz. Haydi cevaplarınızı bekliyorum.

                            SEVGİLER...

NOT: Eteklerini bitiren arkadaşlarımız fotoğraflarını mucizelikadin@gmail.com adresine gönderebilir.

17 Haziran 2015 Çarşamba

8 PARÇA ÇOK RAHAT ETEĞİM.

Merhaba Sevgili arkadaşlar. Ramazana 1 gün kala diktiğim efil efil 8 parça eteğimi yayınlamak istiyorum.


Modelimiz tabiki Burda dergisi 2000/7 115 nolu model. Daha önce burada pazen kumaştan diktiğim eteği şimdi pamuklu kumaştan diktim. İncecik, ter çeken, pamuklu bir kumaş. Kardeşciğim kumaş tutkumu bildiği için görünce, ablam bu kumaşa ölür diyerek almış. Sağolsun. Çok rahat diktim. Arkada bir gizli fermuarı var. İçi astarlı olarak çalıştım. Kardeşimede dikeceğim.


Yazın böyle uzun ve rahat eteklerin üzerine body giymeyi ve kolyeler takmayı çok seviyorum.



Bu kalıbı çok sevdim. Benzer rahatlıkta etekler dikmeye devam edeceğim.


HAYIRLI RAMAZANLAR DİLİYORUM.

SEVGİLERİMLE...

11 Haziran 2015 Perşembe

MİM BEN KÜÇÜK BİR ÇOCUKKEN...

Merhaba arkadaşlar. Melined bloğunun sahibi Mevlüdeciğim beni mimlemiş. Bende kırmayıp çocukluğumu anlatacağım. Ben sonbahar çocuğuyum, Kasım ayında sağlıklı bir bebek olarak dünyaya gelmişim, ama sonra bütün çocuk hastalıklarını geçirerek büyümüşüm. Öyle bir an olmuş ki yürüyen çocuk yürümez olmuşum, herkes ölür bu çocuk demiş ama vaktim gelmemiş demekki atlatmışım. Benden 3 yaş küçük kız kardeşimle çok iyi anlaşırdık halada öyleyiz Allah bozmasın. Yeni konuşmaya başladığında söylemeye çalıştıklarını sadece ben anlardım. Ne diyor bu çocuk diye hep benim tercümanlığıma ihtiyaç duyulurdu. Çocukluğumu çok güzel yaşadım ben, doyasıya oyunlar oynadım, ağaçlara tırmandım, hep liderdim. Cüneyt Arkıncılık oynardık, tabi ben Cüneyt olurdum. Sonra beni tutabilene aşkolsun. Dövmediğim çocuk kalmazdı. Kışlar çok zevkli geçerdi. Kömür sobamız vardı. Yıllarca anneciğimle kömür taşıdık, Sobanın üzerinde demlenmiş çayın, kızarmış ekmeğin tadı şimdi hiç birşeyde yok. Çamurlu okul yolundan geldiğimizde her akşam mutlaka çizmeler yıkanır, sobanın arkasında kurutulurdu, çünkü ertesi güne giyecek başka çizmemiz yoktu. Sonra derisi çatır çatır çatlardı, küçülürdü zorla giyerdik. Bizim çeşmelerimiz vardı ama su akmazdı, kuyular vardı oradan su çekerdik, tankerle su gelirdi koşup sıraya girerdik. Bundan başka beklediğim tüp kuyrukları, sanayağ kuyrukları, şeker kuyrukları vardı. Öyle alışmıştıkki beklemeye, beklemeden bir şey aldığımızda direkt şoka girerdik. Ben 12 yaşındayken erkek kardeşim doğdu. Anneciğim çok rahatsızlıklar geçirdi. Kardeşimin bakımını ben üstlenmiştim, onun için kardeşim bana anne der. Annem ve babam çok iyi ebeveynlerdi, biz 3 kardeş mutlu büyüdük. Çok varlık içinde büyümedik ama hep mutluyduk. Şimdiki çocukların herşeyi var ama mutlu değiller. Bir şeye sahip olmak için onun hayalini kurmak, beklemek o isteği daha değerli kılıyor. Bende çocuklarımın ihtiyaçları dışındaki ekstra isteklerini hemen almıyorum. Müsait olacağımız zamanı söyleyip beklemelerini sağlıyorum. Ama inanın işe yarıyor. Hem mal kıymeti biliyorlar, hemde çabuk sıkılmıyorlar. Allahtan eşimde benimle hem fikir olduğu için sorun olmuyor. Okul zamanında çok çakışkan bir öğrenciydim. Bir gün bile okulu kırıp gezmeye gitmedim. Ne kadar pişmanım o heyecanı yaşamadığım için. Biz okula kendimiz gider gelirdik, şimdi çocuklarımızı okula tek başlarına göndermeye aklımız çıkıyor. Zaman çok değişti. İnsanları mutlu etmek zorlaştı, bencillik hat safhaya ulaştı. Bu düzenin içinde düzgün çocuklar yetiştirmeye çalışıyoruz. Keşke herşey eskisi gibi olsa, herşeyin kıymeti bilinse ama maalesef alım gücü arttıkça, teknoloji ilerledikçe, mutlu olmak daha zor hale geliyor. Ben TV nin sadece akşam yayın yaptığı, dizilerin haftada sadece 1 gün yayınlandığı, Muhammed Alinin boks maçının gece 3 de verilip, bütün komşuların bize doluştuğu, Leydi Diananın düğün törenini renkli TVde izlemek için balık istifi gibi komşumuzun evine doluştuğumuz, zorlu bir dönemin çocuğuydum. Ama çok mutluydum. Cümlemizin rahat yaşayan çocuklarına, bizim mutluluğumuz nasip olsun inşallah.



                                                               SEVGİLERİMLE.

9 Haziran 2015 Salı

PUANLI PANTOLONUM

Bol siparişli günleri geride bırakıp, artık biraz kendime bir şeyler dikmeye başladım. Bu sene yine puanlı modası revaçta olduğu için hadi bir pantolon dikeyim dedim.

Kalıbımız tabiki yine 2013/ Nisan ayı Burdası 114 nolu model. Kumaşım ise likralı gabardin. 



Daha önceki pantolonlarım gibi bu pantolonumda yandan fermuarlı, beli hazır koton biye ile çevrilmiş.


Yeni başlayan arkadaşlar için bir not. Pantolon kalıplarında  ön ve arka paçalarda diz kısmında işaret vardır. Mutlaka ön ve arkadaki işaretleri birbirine denk getirerek dikin. Aksi taktirde paça öne doğru kayma yapar. Aslında diğer bütün kalıpların üzerindeki işaretleri dikkate almak gerekir. Kaliteli bir dikiş için kalıptaki işaretlere, kumaşın yönüne, kumaşı düzgün kesmeye, provayı düzgün yapmaya özen göstermeliyiz. Bana göre dikiş zor değil, ama çok sabır isteyen bir iş. Aheste aheste dinlenerek diktiğimizde, acele olmadığında son derece zevkli bir iş. Bu daha önceki acele siparişlerimden geçirdiğim fenalıklar sonucunda tecrübe edilerek sabitlemiştir.

Mutlu, huzur dolu, acelesiz, günleriniz olsun.

Sevgilerimle.






8 Haziran 2015 Pazartesi

SON SİPARİŞLER

Merhaba sevgili arkadaşlar. Son 15 gün içinde hayatımın en yoğun günlerini yaşadım. İstek vakfı okullarının 1. Sınıf Okuma Bayramı gösterileri için 24 kız 18 erkek olmak üzere toplam 42 çocuğa kostüm hazırladık. Kardeşim kuzenim ve ben gecemizi gündüzümüze katarak çalıştık ve alnımızın akıyla kıyafetleri teslim ettik.





Bu güzel yavrulara tütü etek üzerine, önünde değişik keçe çalışmaları olan penye bluz yaptık. Etekde kristal tül kullandık. 4 kat tülün altına astar koyduk. Belini büzdükten sonra kalın lastik kullandık.
Penyelere eteğe uygun renkte keçelerle sevimli hayvan veya meyve figürleri diktik. Aynı figürden saçlarına taç yaptık. Bileklerine tülden çiçek yaptık.


Bol ayrıntılı bu kıyafetleri hazırlarken kalan saçlarımıda masanın üzerine bıraktım. Çok ağır bir işti.

Delikanlılarada kot şort penye bluz ve yelekten oluşan bir takım yaptık. Takımın keçe işleri paçada yer alıyor.

Ayakkabı olarak pisi pisi kullandık. Kızlara ince mus çorap erkeklere beyaz şoset çorap aldık. Eminönünden şık torbalar alıp kıyafetleri paketledik.


Çok yorucu ve uykusuz günler geçirdik. Yetiştiremeyeceğiz diye çok telaş ettik. Strese girdik ama tam zamanında teslim edebildik. Hazırladığımız kıyafetleri bu kuzuların üstünde görünce ve beğenide alınca bütün yorgunluğumuz gitti.
Zevkli ama bir o kadarda yorucu bir işti. Çok şükür bitti.


İYİ BİR HAFTA DİLİYORUM
 SEVGİLERİMLE